“Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip Ve kudretimizi bildiğimiz için İslamiyet’in Mukaddes yerlerinin Musevilerin ve Hıristiyanların nüfuzunun altına Girmesine mani olacağız. Buraların Avrupa emperyalizminin Oyun sahası olmasına Müsaade etmeyeceğiz. Biz şimdiye kadar dinsiz ve İslamiyet’e Lâkayt olmakla ittiham edildik. Fakat bu ittihamlara rağmen Peygamberin son arzusunu yani, Mukaddes toprakların daima İslam Hâkimiyetinde Kalmasını temin için Hemen bugün Kanımızı dökmeye hazırız. Cedlerimizin, Selahaddin’in idaresi altında, Uğrunda Hıristiyanlarla Mücadele ettikleri topraklarda Yabancı hâkimiyet Ve nüfuzunun tahtında bulunmasına Müsaade etmeyeceğimizi Beyan edecek kadar bugün, Allahın inayeti ile kuvvetliyiz." Mustafa Kemal ATATÜRK |
Kudüs hakkında bu emri verene
Siyonist Haçlı uşakları,
Siyonazist İslamcılar
Saldırmaz mı hiç?...
Özetle Mustafa Kemal Atatürk
Ne emretmiş?
“Kudüs’ü Yahudi
Ve Hıristiyanlara çiğnetmeyeceğiz!”
Peki, Türkiye’deki tarikatlar
Mustafa Kemal Atatürk’e ne diyordu?
Dinsiz!…
Mustafa Kemal
Bu emri verdiğine göre
Yahudi veya Hıristiyan olmadığı
Kesinlikle belli değil midir?
Bellidir…
Yalnız, Mustafa Kemal’e
Ağız dolusu söven tarikatlar
İslâm Dininden değildirler.
O’nun, kendi dinlerinden olmadığını
İfade etmiş olabilirler !!!
Bu tarikatlar,
Siyonist-Haçlı işgalcilerin
Öcünü almak için
Mustafa Kemal Atatürk’e
Saldırıyorlardı.
Türk Milletini
Haçlı tecavüzlerinden kurtararak
Bu millete devlet kuran liderine
Söven tarikatlar
Sözde Müslüman görünümlü
Siyonist Haçlı İrtica Tarikatlarıdır.
İslâm’da irtica olmaz!
İrtica,
İslâm’dan çıkarak,
Siyonist Yahudi’nin
Ve Haçlının emrine girerek
Mürteci (Mürted) olmak demektir.
Müslüman görünerek
Yahudi’yi ve Hıristiyan’ı
Kendi milletinden daha çok seven,
Irak’taki, Afganistan’daki,
Somali’deki Müslüman katliamına,
Müslüman çocukların
Av hayvanı gibi öldürülmesine
Sessiz kalan,
İslâm’ın Peygamberine
Defalarca hakaret edilirken
Yüzü bile kızarmayan tarikatlar
“Gâvur Tarikatı”dır.
Doğru değil mi?...
Mürteci,
İslâm’dan çıkmış "gafil" demektir.
Mü’min olmaktan çıkarak
Mürit olmuştur.
Kur’an’da kaç yerde
“Mü’min olun”
Emri geçiyor sayınız…
Onlarca bulursunuz.
Mü’min kelimesini
Yüzlerce bulursunuz.
Ama
Kur’an’ın bir yerinde
“Mürit olun” emri,
Ya da
Mürit kelimesini bulabilir misiniz?
Bulamazsınız…
Neden?...
Çünkü İslâm’dan önce
Kendisini tanrı ilan edenlere,
Tarikat şeyhlerine tapanlara
Mürit denirdi.
İslâm geldi
Mürit kalktı,
“Mü’min ol” emri geldi.
Bu nedenle
Hem Mü’min, hem mürit olunmaz.
Şeytana tapanlara da
Şeytanın müritleri denir.
İşte bu müritler,
Hep Allah’a saldırdılar,
Şeytana değil.
İnsan inandığı “İlah’a” saldırır mı?...
Taptıkları şeytanın emriyle
İstiklâl Savaşı liderlerine,
Başta Mustafa Kemal Atatürk’e
Hep kinlerini kustular.
Kur’an’ın bir yerinde
“Mürit ol” emri
Bulsunlar da konuşsunlar…
Allahsız bunlar.
Mürit, Allahsız adam demektir.
Mürit değil,
Mü’min olun!
Mü’min olun!!
Mü’min olun!!!
Saruhan Gönül Dostları, 17 Haziran 2008
...................
Şimdi size bir soru:
Sahte Atatürkçü derneğin
Kapısından girdiğiniz gibi,
Karşı duvara asılmış
Ve çerçevelenmiş,
“Atatürk’ün Kudüs Emri” ni
Görebiliyor musunuz?
Hayır!...
Peki, 1935 yılının 10 Ekim günü,
Atatürk’ün Siyonist Masonlara
Ne yaptığını yazarak
Çerçeveletip asmışlar mı?
Hayır!...
Agoni Dergisi’nde Masonların
“Atatürk’ü nasıl yavaş yavaş
Felç ettikleri” itirafı
Atatürkçü derneğin
Duvarına asılmış mıdır?
Hayır!...
Peki,
ADD’cilerle Fethullah’çılar
Neden çatışıyorlar?
Numaradan…
Can ciğer kuzu sarması bunlar,
Boşuna çatışmasın yavrucuklar.
Numaraları anlaşıldı,
Şifreleri çözüldü.
Yıllarca kedi sever gibi
Atatürk sevdiler.
Sorarız, Atatürk’ün mavi gözü,
Sarı saçından başka
Sevilecek bir şeyi kalmadı mı?
Bir Taraftan da
İrtica vaaar! diye bağırmıyorlar mı?…
Hemen irticanın adını sorarız.
Siyonist irtica mı?
Haçlı irtica mı?
Adını koy!
Osmanlı çökerken
Erkan-ı Harp Reisleri,
Haçlı Emperyalizminin
Hizmetine girdiği için,
“Asılırsan İngiliz sicimiyle asıl”
Diyen tarikatların
Haçlı irtica tarikatları
Olduğunu söyleyememişlerdi.
İslâm’ı
Kâfirin hizmetine sokan tarikatları
Müslüman sanıyorlardı.
Siyonist Yahudilerin
Çanakkale Harbi’nde
Bize karşı
Katırcı Alayları adıyla
Lojistik destek taburlarıyla
Savaştığını da
Söyleyemeyecek kadar
Alçalmışlardı…
O gün Çanakkale Harbi’ndeki
Yahudi katırcı alayları
Bugün PKK oldu.
(Anlamayanın Allah belasını versin)
Osmanlı çökerken
Koskoca Paşalar
Cephede savaşarak değil,
Hüsn-ü kabul ziyafetlerinde,
Davetlerde gevezelik yaparak
“Recepsiyon” Paşası olmuşlardı.
İngiliz/Amerikan uşağı
Süleyman Şefik Paşa gibileri
Ve emrindeki zabitleri de
“İrticanın” ve “düşmanın”
Adını koyamamışlar,
Kuvvayı Milliye ordusuna karşı
İngilizlerin emriyle
Kuvvâyı İnzibatiye ordusunu
Kurmuşlardı.
Ama emekli olurken
Koskoca Paşalar
Bir Uzatmalı Çavuş
Rütbesine bile ulaşamamıştı.
Rütbelerini temsil edemeyen
Ve makamlarının
Hakkını veremeyen
Bu “Recepsiyon” Paşaları
Nihayet
Rütbesiz ve makamsız kalmışlar,
Sıradan bir asker dahi
Olamamışlardı.
Ve böylece
“Asker Olamamış Paşa”
Ünvanıyla
Yok olup gitmişlerdi!...
İngiliz/Amerikan emperyalizmine
Hizmet ederken
Paşalıktan
Maşalık
Tenzili rütbesine düşmüşler,
Kimisi tavuk paşa,
Kimisi lâvuk paşa
Hatta Öküz Mehmet Paşa
Unvanlarıyla
Tarihin karanlıklarına
Gömülmüşlerdir.
Cumhuriyet ile birlikte
Mustafa Kemal Paşa
Geldi.
Mustafa Kemal Paşa’ya
Benzemeyen paşaya
Paşa denilemez !...
Türkiye’de İslâmî irtica olamaz!
Neden olamaz?
Ulan bu memlekette
Müslümanlık mı bıraktınız ki
İslâmî irtica olsun…
İmamlarımızın bile çoğunu
Devşirmediniz mi?...
Saruhan Gönül Dostları, 18 Haziran 2008
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder