17 Ocak 2011 Pazartesi

ATATÜRK'ÜN KUDÜS EMRİ



Şimdi kendimize kâfi derecede güvenip
Ve kudretimizi bildiğimiz için
İslamiyet’in Mukaddes yerlerinin
Musevilerin ve
Hıristiyanların nüfuzunun altına
Girmesine mani olacağız.

Buraların
Avrupa emperyalizminin
Oyun sahası olmasına
Müsaade etmeyeceğiz.
Biz şimdiye kadar dinsiz ve
İslamiyet’e
Lâkayt olmakla ittiham edildik.
Fakat bu ittihamlara rağmen
Peygamberin son arzusunu yani,
Mukaddes toprakların daima
İslam Hâkimiyetinde
Kalmasını temin için
Hemen bugün
Kanımızı dökmeye hazırız.

Cedlerimizin,
Selahaddin’in idaresi altında,
Uğrunda Hıristiyanlarla
Mücadele ettikleri topraklarda
Yabancı hâkimiyet
 Ve nüfuzunun tahtında bulunmasına
Müsaade etmeyeceğimizi
Beyan edecek kadar bugün,
Allahın inayeti ile kuvvetliyiz."

Mustafa Kemal ATATÜRK





Kudüs hakkında bu emri verene
Siyonist Haçlı uşakları,
Siyonazist İslamcılar
Saldırmaz mı hiç?...



 Özetle Mustafa Kemal Atatürk
 Ne emretmiş?
 “Kudüs’ü Yahudi
 Ve Hıristiyanlara çiğnetmeyeceğiz!”

 Peki, Türkiye’deki tarikatlar
 Mustafa Kemal Atatürk’e ne diyordu?
 Dinsiz!…

 Mustafa Kemal
 Bu emri verdiğine göre
 Yahudi veya Hıristiyan olmadığı
 Kesinlikle belli değil midir?

Bellidir…

 Yalnız, Mustafa Kemal’e
 Ağız dolusu söven tarikatlar
 İslâm Dininden değildirler.
 O’nun, kendi dinlerinden olmadığını
 İfade etmiş olabilirler !!!

 Bu tarikatlar,
 Siyonist-Haçlı işgalcilerin
 Öcünü almak için
 Mustafa Kemal Atatürk’e
 Saldırıyorlardı.

 Türk Milletini
 Haçlı tecavüzlerinden kurtararak
 Bu millete devlet kuran liderine
 Söven tarikatlar
 Sözde Müslüman görünümlü
 Siyonist Haçlı İrtica Tarikatlarıdır.

 İslâm’da irtica olmaz!

İrtica,
 İslâm’dan çıkarak,
 Siyonist Yahudi’nin
 Ve Haçlının emrine girerek
 Mürteci (Mürted) olmak demektir.

  Müslüman görünerek
 Yahudi’yi ve Hıristiyan’ı
 Kendi milletinden daha çok seven,
 Irak’taki, Afganistan’daki,
 Somali’deki Müslüman katliamına,
 Müslüman çocukların
 Av hayvanı gibi öldürülmesine
 Sessiz kalan,
 İslâm’ın Peygamberine
 Defalarca hakaret edilirken
 Yüzü bile kızarmayan tarikatlar
 “Gâvur Tarikatı”dır.

 Doğru değil mi?...
 Mürteci,
  İslâm’dan çıkmış "gafil" demektir.
 Mü’min olmaktan çıkarak
 Mürit olmuştur.

 Kur’an’da kaç yerde
 “Mü’min olun”
 Emri geçiyor sayınız…
 Onlarca bulursunuz.
 Mü’min kelimesini
 Yüzlerce bulursunuz.

Ama
 Kur’an’ın bir yerinde
 “Mürit olun” emri,
 Ya da
 Mürit kelimesini bulabilir misiniz?
 Bulamazsınız…
 Neden?...
 Çünkü İslâm’dan önce
 Kendisini tanrı ilan edenlere,
 Tarikat şeyhlerine tapanlara
 Mürit denirdi.

İslâm geldi
 Mürit kalktı,
 “Mü’min ol” emri geldi.

Bu nedenle
 Hem Mü’min, hem mürit olunmaz.

Şeytana tapanlara da
 Şeytanın müritleri denir.

İşte bu müritler,
 Hep Allah’a saldırdılar,
 Şeytana değil.

 İnsan inandığı “İlah’a” saldırır mı?...

 Taptıkları şeytanın emriyle
 İstiklâl Savaşı liderlerine,
 Başta Mustafa Kemal Atatürk’e
 Hep kinlerini kustular.

 Kur’an’ın bir yerinde
 “Mürit ol” emri
 Bulsunlar da  konuşsunlar…

 Allahsız bunlar.

 Mürit, Allahsız adam demektir.

 Mürit değil,
 Mü’min olun!
 Mü’min olun!!
 Mü’min olun!!!



 Saruhan Gönül Dostları, 17 Haziran 2008

 ...................
 Şimdi size bir soru:
 Sahte Atatürkçü derneğin
 Kapısından girdiğiniz gibi,
 Karşı duvara asılmış
 Ve çerçevelenmiş,
 “Atatürk’ün Kudüs Emri ni
 Görebiliyor musunuz?
 Hayır!...

 Peki, 1935 yılının 10 Ekim günü,
 Atatürk’ün Siyonist Masonlara
 Ne yaptığını yazarak
 Çerçeveletip asmışlar mı?
  Hayır!...

 Agoni Dergisi’nde Masonların
 “Atatürk’ü nasıl yavaş yavaş
 Felç ettikleri” itirafı
 Atatürkçü derneğin
 Duvarına asılmış mıdır?
 Hayır!...

 Peki,
 ADD’cilerle Fethullah’çılar
 Neden çatışıyorlar?
 Numaradan…

  Can ciğer kuzu sarması bunlar,
 Boşuna çatışmasın yavrucuklar.

 Numaraları anlaşıldı,
 Şifreleri çözüldü.

 Yıllarca kedi sever gibi
 Atatürk sevdiler.

 Sorarız, Atatürk’ün mavi gözü,
 Sarı saçından başka
 Sevilecek bir şeyi kalmadı mı?

 Bir Taraftan da
 İrtica vaaar! diye bağırmıyorlar mı?…

 Hemen irticanın adını sorarız.

Siyonist irtica mı?
 Haçlı irtica mı?
 Adını koy!

  Osmanlı çökerken
 Erkan-ı Harp Reisleri,
 Haçlı Emperyalizminin
 Hizmetine girdiği için,
 “Asılırsan İngiliz sicimiyle asıl”
Diyen tarikatların
 Haçlı irtica tarikatları
 Olduğunu söyleyememişlerdi.

  İslâm’ı
 Kâfirin hizmetine sokan tarikatları
 Müslüman sanıyorlardı.

  Siyonist Yahudilerin
 Çanakkale Harbi’nde
 Bize karşı
 Katırcı Alayları adıyla
 Lojistik destek taburlarıyla
 Savaştığını da
 Söyleyemeyecek kadar
 Alçalmışlardı…

  O gün Çanakkale Harbi’ndeki
 Yahudi katırcı alayları
 Bugün PKK oldu.
 (Anlamayanın Allah belasını versin)

  Osmanlı çökerken
 Koskoca Paşalar
 Cephede savaşarak değil,
 Hüsn-ü kabul ziyafetlerinde,
 Davetlerde gevezelik yaparak
 “Recepsiyon” Paşası olmuşlardı.

  İngiliz/Amerikan uşağı
 Süleyman Şefik Paşa gibileri
 Ve emrindeki zabitleri de
 “İrticanın” ve “düşmanın”
 Adını koyamamışlar,
 Kuvvayı Milliye ordusuna karşı
İngilizlerin emriyle
 Kuvvâyı İnzibatiye ordusunu
 Kurmuşlardı.
 Ama emekli olurken
 Koskoca Paşalar
 Bir Uzatmalı Çavuş
 Rütbesine bile ulaşamamıştı.

 Rütbelerini temsil edemeyen
 Ve makamlarının
 Hakkını veremeyen
 Bu “Recepsiyon” Paşaları
 Nihayet
 Rütbesiz ve makamsız kalmışlar,
 Sıradan bir asker dahi
 Olamamışlardı.
 Ve böylece
 “Asker Olamamış Paşa”
 Ünvanıyla
 Yok olup gitmişlerdi!...

 İngiliz/Amerikan emperyalizmine
 Hizmet ederken
 Paşalıktan
Maşalık
 Tenzili rütbesine düşmüşler,

Kimisi tavuk paşa,
 Kimisi lâvuk paşa
 Hatta Öküz Mehmet Paşa
 Unvanlarıyla
 Tarihin karanlıklarına
 Gömülmüşlerdir.

 Cumhuriyet ile birlikte
Mustafa Kemal Paşa
Geldi.

 Mustafa Kemal Paşa’ya
Benzemeyen paşaya
Paşa denilemez !...


 Türkiye’de İslâmî irtica olamaz!
 Neden olamaz?
Ulan bu memlekette
 Müslümanlık mı bıraktınız ki
 İslâmî irtica olsun…

 İmamlarımızın bile çoğunu
 Devşirmediniz mi?...


Saruhan Gönül Dostları, 18 Haziran 2008



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder